SARAY ÇAMLIKOY (KASTO)
Tarihi kültürel ve Arkeolojik değerler
Saray’ın eski bir yerleşim merkezi olması ve yine Eski Edirne-İstanbul yolu üzerinde olması ilçenin önemini arttırmıştır. Saray ilçesinde tarihi ve kültürel değerlerin varlığı da dikkati çeker.
Güneşkaya: Saray ilçesinin 2 km. batısındadır. Eski bir yerleşim merkezi olan bu alanda mağaralar ve tarihi kalıntılar vardır. İlimizin en eski yerleşim merkezi burasıdır. Yapılan yüzey araştırmalarında M.Ö. 5000- 3000 kalkolitik çağ buluntularına rastlanmıştır.
Güngörmez Mağaraları: Güngörmez karayolunun 3. Km’sinde Saray’ın güneyinden geçen Galata deresinin dik yamaçlarında yeralırlar M.Ö. 5000-3000 kalkolitik çağ buluntularına rastlanmıştır.
Bizans Su Yolları: Vize’den gelerek Ergene deresi su kaynaklarından beslenerek vadilerde kemerli su köprüleri inşa edilerek İstanbul’a kadar giden antik su yolları Saray çevresinden geçmektedir.
Ayas Paşa Camii: Sadrazam Ayas Mehmet Paşa ( 1536-1539 ) tarafından 1539’da yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılmıştır. Tek şerefeli ve silindirik gövdeli bir minaresi vardır. Yapı, tek kubbeli ana mekân ile son cemaat mahfelinden ibarettir.
Ayas Paşa Hamamı: Sadrazam Ayas Mehmet Paşa’nın yaptırdığı külliyenin hamamıdır. Ayas Paşa Cami’nin yanında yer alır. Cami ve hamam ilçede bulunan tek Osmanlı Devri mimari eseridir.
Turizm
Saray ilçesinin turizm açısından önemi Tekirdağ ilinin Karadeniz’e açılan tek kapısı olması ve bunun yanında Istıranca Dağlarının bir bölümü, bu ilçemiz sınırları içerisinde bulunmaktadır.
Eski adıyla Kastro, şimdiki ismiyle Çamlıkoy Trakya’nın Bahçeköy deresinin Karadeniz’e döküldüğü bu küçük koy 2.5 km kumsalıyla, Saray’ın sahil şerididir.Yıldız Dağları ormanları ve Karadeniz’in güzelliklerini bir arada barındıran, yeşil ile mavinin kucaklaştığı Çamlıkoy yurdumuzda eşine ender rastlanan turizm merkezlerinden biridir.
Saray’dan Çamlıkoy’a kadar olan yol güzergahı da Yıldız Dağlarından (ormanlarından) geçer. Güzergahta yapılan dağ evleri, nehir boylarındaki mesire yerleri görülmeye değerdir. Kastro yöresindeki 329 hektarlık karaçam ormanı 18 Nisan 1988 tarihinde Doğayı Koruma Alanı (Milli Park) olarak ayrılmıştır.
Orman İşletmesi tarafından piknik ve dinlenme yeri olarak düzenlenen bu alanda bazı hizmet tesisleri ve konaklama yerleri vardır. Aynı yerde dinlenmek, kayık gezintisi yapmak ve denize girmek mümkündür. Bu doğal plaj, ilçeye 27 km uzaklıktadır.